Kategori: Eleştirel Bakış

  Prof. Dr. Mehmet Kanar “Örnekli Etimolojik Osmanlı Türkçesi Sözlüğü” nde, Arapça mevlid sözcüğünün anlamını “doğum yeri, doğma, doğum zamanı” olarak vermiş. Mevlûd sözcüğü ise, mevlid anlamına kullanıldığı gibi “bebek” anlamında da kullanılmış. Ferit Devellioğlu’nun “Osmanlıca – Türkçe Ansiklopedik Lûgat” ında da aynı şeyler yazılmış. Türk yazınında (edebiyatında) mevlid, peygamberin doğumunu, yaşamından kısa bölümleri anlatan ‘mesnevi’ adı verilen yazınsal bir türdür. Şimdiye değin 63 mevlid […]

Bu köşenin okurları, öyle sanıyorum ki Tarık Konal adına yabancı değillerdir. Nedeni (çünkü), bir kez sadece O’nu tanıtan; birkaç kez de, içinde Tarık Konal adı geçen yazılar yazdım. Şu anda çalışma masamın üzerinde, çok güzel kapaklı bir betik* (kitap) var. Yazarı: Tarık Konal Adı “ “Bize Öz Türkçe Yaraşır”* *** Tarık Konal, “Yazıya dökülmesi İÖ 4 bininci yıllara dayanan iyemli dilimiz Türkçemiz, saygın ulusumuza yüzyıllar […]

        Başlıkta kullandığım deyim, dilimizde, “çalışmayı sevmeyen, uyuşuk, cansız, olaylar karşısında tepki göstermeyen” ya da “çok derin bir biçimde” anlamlarında kullanılır. İçinde yaşadığı evin yandığını, alevlerin her tarafı sardığını gördüğü halde yerinden kalkmayan, yangını söndürmeye çalışmayan insanları, bundan daha güzel bir deyimle nitelendirmek olası mı? *** Türk Ulusu’nun, Atatürk’ün önderliğinde verdiği Ulusal Kurtuluş Savaşı’nın en büyük özelliği, düşmanın açık-seçik görünür olmasıydı. İngiliz’in […]

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Başbakanlık yaptığı dönemde yazılı ve görsel basında sıkça söz ettiği ve sonradan yasa hükmü haline gelen “65 yaş ve üzerindeki yurttaşların, belediyeler tarafından yetki verilen özel şahıs ya da şirketlere ait şehir içi toplu taşıma hizmetlerinden ücretsiz olarak faydalanabilmeleri için çıkarılan 6495 Sayılı Yasa’nın Niksar’da uygulanmadığını anlatan “Niksar Kaymakamlığı’na Acık Mektup” yazıma verdiğiniz yanıt yeni elime geçti. Kaymakam Dr. […]

  On gün önce Zeki Sarıhan’ın, Cumhuriyet Gazetesi’nde yayımlanan “Türkiye Halkı Gerici midir?” başlıklı bir yazısını okudum. (Ben, çocukluğumdan beri okuduğum Cumhuriyet’i, bu yıl Mart ayından beri para verip satın almıyorum. Bunun nedenlerini 5 Mart 2014 günü bu köşede yayımladığım “Hoşça Kal Cumhuriyet Gazetesi” başlıklı yazıda anlatmıştım. Sarıhan’ın yazısını e-postama gelen bir iletiyle okudum)             Zeki Sarıhan, yaş olarak benden küçük emekli bir öğretmen arkadaş! […]