10 Ağustos 2011

“RAMAZAN AYI” ÜZERİNE…

Bilindiği gibi ramazan, hicrî (Arabî) takvimde dokuzuncu aydır.19. yy.’a kadar Osmanlı’da hicrî takvim kullanılıyordu. Hicrî aylar “muharrem” le başlar, safer, rebiyülevvel,  rebiyülahır, cemaziyülevvel, cemaziyülahır, recep, şaban, ramazan, şevval, zilkade, zilhicce ile biter. Osmanlı’lar 1839’dan itibaren Rumî (malî) takvime geçtiler. 26 Aralık.1925’ten sonra da milâdî takvim kullanıldı. Kuranı Kerim’de “ramazan” sözcüğünden bir kez söz edilir. Bakara Sûresi’nin 185.ayetinde, “Kuran’ın bu ayda indirildiği” yazılıdır. “oruç” tan ise sadece üç […]

03 Ağustos 2011

ENAYİ YERİNE KONMAK

  “Enayi” Arapça’dan dilimize girmiş argo bir sözcük! Kolayca aldatılabilen, aşırı ölçüde aptal, bön, avanak anlamına geliyor. Bazen birey olarak, bazen de ulusça bizi “enayi yerine koymak” isteyenlerle karşılaşırız. Kendini uyanık sayan bu kişi veya kurumlar genelde çıkarcı, sömürücü bir niteliğe sahiptirler. Birey veya ulus olarak bu tiplerle savaşmak zorunludur. Eğer böyle durumlarda sesimizi çıkarmazsak, sadece maddi şeyler değil, onlarla beraber onurumuzu da kaybederiz. Bugün size, binlerce insanı […]

27 Temmuz 2011

D E P R E S Y O N

  Uzun süredir yaşama sevincimi kaybettim. Kendimi mutsuz ve kederli hissediyorum.  Daha önce zevk aldığım birçok şey artık bana zevk vermiyor hatta ilgimi bile çekmiyor. Önceleri kendimi bir “obez” gibi hisseder ve bütün gün bir şeyler atıştırırdım. Son bir aydır, lokmalar ağzımda büyüyor. Kilo kaybettiğim, pantolon kemerindeki bolluktan açıkça anlaşılıyor. Geceleri uyuyamıyorum. Eğer bir ara dalmışsam, birden uyanıyor ve tekrar uyuyamıyorum. Odanın ışığını ve pencereleri hatta […]

20 Temmuz 2011

D U Y A R S I Z L I K

  Bir etkiye gösterilen tepki için eskiden “hassasiyet” sözcüğünü kullanırdık. Şimdi böyle insanlar için “duyarlı” sıfatını kullanıyoruz.   Bir toplumun yücelmesi de, alçalması da, o toplumu meydana getiren bireylerin duyarlılığı ile doğru orantılıdır. Duyarlılık ise insanın kişiliğini oluşturan niteliklerin en önemlisidir. Bizi toplumda saygın ve onurlu kılan şey, bireysel ve toplumsal konulardaki duyarlılığımızdır. “Yüzüne tükürsen yağmur yağıyor” dediğimiz duyarsız insanların toplumda en ufak bir saygınlığı yoktur. Bu tipler, küçük çıkarları için onurlarını satabilen insanlardır.

13 Temmuz 2011

“DİNDAR” VE “DİNCİ”

 “Din”, Tanrı düşüncesine dayalı toplumsal bir kurumdur. Türkçe sözlük böyle tanımlıyor “din” kavramını. Ve devam ediyor: “İnsanların doğaüstü güçlere, kutsal saydıkları türlü varlıklara, tanrılara ya da Tanrı ‘ya inanma, tapınma biçiminde katıldıkları gizemsel olgu” “Dindar” ise hem Arapça’da hem de Farsça’da “dinin buyruklarını eksiksiz olarak yerine getiren” anlamında bazen ad bazen de sıfat olarak kullanılan bir sözcüktür. “Dinci” dindar değildir. O “dini” sadece kullanan kimsedir. Dinci, dinden çıkar sağlayan, bu […]